Değerli Kültür Ailem, 

2020 yolculuğumuzu yarıladık. Ülke ve dünya olarak yılın ikinci çeyreğini karantinanın gölgesinde geçirdik. Takvimler şimdilerde normalleşmeyi gösteriyor. Standartlar çerçevesinde tanımlanan normalleşme sürecini her kurum, her sektör kendi gerçekleri ve koşulları dahilinde yeniden inşa edecektir. Biz de üniversite olarak pandemi sonrası düzenimizi kurabilmek için çalışıyoruz. Burada, Kültür ailesi olarak krizden süzebildiğimiz yaşam görüşü ve özgün deneyimlerimiz bizim için en değerli kaynak olacak. 

Değerli Kültür Ailem

Pandemi, tüm zorluklarına rağmen olağanüstü bir potansiyel de taşıyor. Sosyal bir evrimin eşiğindeyiz. Statüko bitti! “Kadının adını hangimiz önce ve daha çok telaffuz ettik?” sorusu ne yazık ki halâ bir tartışma konusu. Oysa cinsiyetin, mülkiyetin, yakalardaki renklerin, niceliklerin hiyerarşideki yeri yavaş yavaş sona eriyor. İşte ve iletişimde emir-komuta zincirinin halkaları çözülüyor. Kriz bizden yeni yetenek setleri talep ediyor. Dijital refleksler, çevirim içinde yaratıcılık, çeviklik, analitik düşünce, empati gibi özellikler artık çok daha önemli hale geliyor.  İyileşme sürecinde, bu yetkinlikleri geliştirmeye çalışan, kazanımlarını yaşam pratiklerine transfer edenler fark yaratacak. Özetle Korona, yeni bir kültür inşa ediyor. Hemen olmayacak, yarın olmayacak, biraz zaman alacak, biraz zorlayacak ancak sonunda yeni bir kültür oluşacak.  
Üniversite olarak bu süreçte yerimizi, rolümüzü, etki alanımızı geliştirmek temel hedefimiz olmalı. Krizden çıkış yolculuğunda bireysel olarak da sorumluluklarımız var. Uzmanlıklarımız dahilinde dijital reflekslerimizi geliştirmeye daha fazla odaklanmak sorumluluklarımızdan biri.  Bunun için gereken bireysel eforu ve zamanı ayırmalıyız. Çevirim içi öğrenme ve öğretme yetkinliklerinin, iş süreçlerinin; yaratıcı, işlevsel ve sürdürülebilir olması artık bir tercih değil bir zorunluluk. Tüm çalışma arkadaşlarımın bu konuda gereken dikkati ve özeni göstereceğine yürekten inanıyorum. 

Kurumun tarihinde bir kilometre taşı olan pandemi krizinde ve sonrasında kuracağımız düzende Kültür ailesindeki her bireyin varlığı, sağlığı, güvenliği çok değerli. Krizin en zorlu zamanlarını birlikte aştık. Yönetim Kurulumuz, Senatomuz, Dekanlarımız ve İdari Birimlerimizle krizin zorlu ikliminde bazen son derece stresli, uzun ve yorucu toplantılarımız oldu. İş ve eğitimin sürdürülebilirliği için her arkadaşımız özveriyle ve sabırla çalıştı.  Bu vesileyle tüm kadrolarımızda görev yapan çalışma arkadaşlarıma bir kez daha çok teşekkür ederim. 

Değerli Kültür Ailem, 

Haziran ayını yavaş yavaş geride bırakırken Temmuz ayının ana başlıklarına ilişkin bazı bilgileri de sizlerle paylaşmak isterim. Üniversiteye dönüşü planladığımız senaryolar üzerine çalışmalarımız Temmuz ayında da devam edecek. Sağlık, güvenlik ve kriz döneminde iş-yaşam dengesini gözeterek alternatif senaryolar dahilinde hazırladığımız planlarımızı önümüzdeki hafta içinde sizlerle paylaşacağız. 

Öğrencilerimiz ve akademik kadromuz açısından Temmuz ayının öncelikli gündemi ise yaz öğretimi. 1 Temmuz itibarıyla başlayacak ve uzaktan öğretimle gerçekleştirilecek yaz öğretimimizin arka planında akademik ve teknolojik açıdan ciddi bir efor var. Buna ek olarak yaz öğretimi üniversitemizin akademik ve teknolojik itibarı, tanınırlığı için önemli bir etkiye sahip. Yeni bir deneyimle yaz öğretimini gerçekleştirecek olan akademisyenlerimize ve iş süreçlerini yürütecek idari kadromuza şimdiden başarılar diliyorum. 

Temmuz ayında, 2020 Tercih dönemi planlamalarımızı da tamamlamış olacağız. Gençlerin ve ailelerin sağlık, güvenlik ve ekonomik kaygılarıyla şekillenecek 2020 tercih dönemi pandeminin gerçeklerinden büyük ölçüde etkilenecektir. Bu yıl yeni normalin gerçeklerini göz önünde bulundurarak dijital ve fiziksel olmak üzere iki ana senaryo dahilinde çalıştık. Sınav sonuçları 28 Temmuz 2020 tarihinde açıklanacak. Sonuçlara göre tahminimiz, tercih döneminin Ağustos’un ilk haftasında olacağı yönünde. Temmuz ayında, tercih günleri organizasyonumuza ilişkin netleşen bilgileri sizlerle düzenli paylaşmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle Kültür ailesinde, çocuklarının sınav heyecanına ortak olan çalışma arkadaşlarıma kolaylıklar, gençlerimize ise başarılar diliyorum.  

Değerli Kültür Ailem, 

Yaşadığımız süreç, tüm zorluklarıyla, riskleriyle, artılarıyla ve eksileriyle ortak bir deneyim. Krizin panzehiri, birlikte yürüteceğimiz bir öğrenme seferberliğidir. Aidiyet ve adanmışlık ise sahiplenmemiz gereken ortak sorumluluğumuzdur. Olaylara bakışımızda elbette yorum farkları olacak, ezberler bozulacak, konfor alanları sarsılacak. Pandeminin tetiklediği dijital, sosyal, ekonomik değişimlere direnç yalnızca krizden çıkış yolunu uzatacaktır. Burada bize düşen; geleceğe umutla sarılmakla günün gerçekleri arasında dengeyi korumak, senaryolar üzerinde çalışmak, inovasyona önem vermek, takım çalışmasını, sükuneti, empati duygusu ve şeffaflığı korumak, en önemlisi de aynı gemide olduğumuzu her zaman hatırlamak… Hepsini, birlikte yapabilecek güce sahibiz.  

Güzel günlerde buluşmak dileğiyle…
 

Dostlukla, 
Dr. Bahar Akıngüç Günver 
İKÜ Mütevelli Heyet Başkanı