Vaka ve ölü sayısı bakımından salgının merkezi konumuna gelen Amerika Birleşik Devletleri’nde eyaletlerin bir kısmı, geçtiğimiz hafta bilim insanlarının aksi yönde uyarılarına rağmen, kısıtlamaları kaldırarak normal hayata geçmeye başladı bile. Bu kararın ardından, Michigan, Ohio, Texas, California ve Wisconsin gibi birçok eyalette normal hayata dönüş çağrısıyla düzenlenen protestoların yanı sıra valilerin Başkanı karşılarına almak istememelerin de payı var. Zira, eylemcilerin en güçlü destekçisi ABD Başkanı Donald Trump. Salgın, devlet liderlerini ekonomik çöküş ile insan hayatı arasında zor bir seçimle karşı karşıya bıraktı. Her ne kadar ABD hala dünyanın en büyük ekonomisi olsa da, salgının yarattığı tahribattan payını alıyor. 2020’nin ilk çeyreğinde ABD gayrisafi yurtiçi hasılası (GSYİH) %4.8’lik bir daralma gösterdi. Yaklaşık 30 milyondan fazla Amerikalı, işsizlik maaşı başvurusunda bulundu. Uzmanlar, 1929 Ekonomik Buhranı’ndan daha derin bir çöküş öngörüyor. Bu durum, Kasım’daki başkanlık seçimlerinde ikinci bir 4 yıllık dönemi garantilemek isteyen Trump’ın planlarını haliyle tehlikeye atmakta. Oturduğu koltuğun gerektirdiği bilgi, tecrübe ve hatta zihin sağlığına sahip olduğundan şüphe edilen Başkan Trump’ın en büyük seçim güvencesi, ekonominin olumlu seyriydi. İkinci bir salgın dalgasını göze almak pahasına normalleşmeden yana tavır alışı, bir an evvel ekonomi çarkını döndürerek zararı azaltma çabasından ileri gelmekte. Diğer taraftan, salgını yönetmek konusunda göstermiş olduğu başarısızlık, seçim anketlerinde rakibi Demokrat Parti adayı Joe Biden’ı özellikle seçimin sonucunu belirlemesi muhtemel “salıncak”† eyaletlerde (Wisconsin, Florida, Michigan, Pensilvanya, Arizona, New Hampshire) ortalama 6 puan öne taşımış görünüyor. Elbette, seçim anketlerini baz alarak nihai sonucu şimdiden tahmin etmek sağlıklı olmaz. Kaldı ki, Amerikan seçim sistemine göre Başkan, elde ettiği toplam oy oranına göre değil, eyaletlerden çıkarttığı delege sayısına göre seçiliyor. Ancak, 2. Dönem başkanlığı garantilemek için -seçimleri erteletmek de dahil olmak üzere- her türlü hamleye başvuracağını tahmin ettiğimiz Trump’a karşı Biden’ın kazanma şansını küçümsememek gerek. Peki, Beyaz Saray’a Demokrat Partili bir başkanın çıkışı Türk-Amerikan ilişkilerine nasıl yansır? |